Kimiz? Ne ayağız? Kaç kişiydik o zaman?

Bir zamanlar Gezi Parkı eylemleri vardı. Türk halkı çaresizdi, moraller sıfırdı. Bu günlerde Hamamcızade Haluk Efendi eşe, dosta, hısım-akrabaya şarkılar ve ufak ufak manidar sözler imayılleyip onların yüzlerini güldürme ihtiyacı duymaya başladı. Bu ihtiyaç zamanla keyif veren bir boyun borcu, bir takıntı, bir kaşıntı haline geldi... Yemeyip, içmeyip, yazmaya başlayan Efendi’nin genişleyen okuyan/anlayan kitlesi ve onlardan gelen geri bildirimlerin koltukları, kanepeleri olsun hep kabartması sayesinde o büyüdü ve bir e-posta fenomeni haline geldi. Sosyolojik, analitik ve melodik içeriği hayli gelişmiş olan bu küçük yazılar günlük hayatımızın birer parçası oldu... Biz de dedik ki 'gel sana bi blog açalım Efendi, herkesler görsün bu manzarayı, bu rengi'...

Tuesday, June 11, 2013

Günaydın Serisinden

Bugün 11 Haziran 2013, Salı...sallanmaz inşallah.!
Erensan hayırlı işler diler...

Günün musiki seçkisi Vivaldi Abimizden popüler bir klasik: Yaz. 4 Mevsim'den biri...
Kemanda Jula Fisher Ablamız, sizlere Galler'deki National Botanical Garden'dan ses veriyor bu sabah - lütfen 11 dakikalık bir timeout alın..."Çaylar şirketten, hesaplar Şevketten."


No comments:

Post a Comment