Kimiz? Ne ayağız? Kaç kişiydik o zaman?

Bir zamanlar Gezi Parkı eylemleri vardı. Türk halkı çaresizdi, moraller sıfırdı. Bu günlerde Hamamcızade Haluk Efendi eşe, dosta, hısım-akrabaya şarkılar ve ufak ufak manidar sözler imayılleyip onların yüzlerini güldürme ihtiyacı duymaya başladı. Bu ihtiyaç zamanla keyif veren bir boyun borcu, bir takıntı, bir kaşıntı haline geldi... Yemeyip, içmeyip, yazmaya başlayan Efendi’nin genişleyen okuyan/anlayan kitlesi ve onlardan gelen geri bildirimlerin koltukları, kanepeleri olsun hep kabartması sayesinde o büyüdü ve bir e-posta fenomeni haline geldi. Sosyolojik, analitik ve melodik içeriği hayli gelişmiş olan bu küçük yazılar günlük hayatımızın birer parçası oldu... Biz de dedik ki 'gel sana bi blog açalım Efendi, herkesler görsün bu manzarayı, bu rengi'...

Wednesday, June 19, 2013

Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir

Bugün 19 Haziran, 2013 -Çarşamba...
Erensan hayırlı işler diler.

Günün musiki dinletisi ; Sevdiğim Istanbul'a ithaf..ben onu bir ara terkettim ama o beni hiç bırakmadı., hep kucakladı..
Bir Fahir Atakoğlu bestesi, 
Sertap Erener muazzam icra ediyor.


No comments:

Post a Comment