Kimiz? Ne ayağız? Kaç kişiydik o zaman?

Bir zamanlar Gezi Parkı eylemleri vardı. Türk halkı çaresizdi, moraller sıfırdı. Bu günlerde Hamamcızade Haluk Efendi eşe, dosta, hısım-akrabaya şarkılar ve ufak ufak manidar sözler imayılleyip onların yüzlerini güldürme ihtiyacı duymaya başladı. Bu ihtiyaç zamanla keyif veren bir boyun borcu, bir takıntı, bir kaşıntı haline geldi... Yemeyip, içmeyip, yazmaya başlayan Efendi’nin genişleyen okuyan/anlayan kitlesi ve onlardan gelen geri bildirimlerin koltukları, kanepeleri olsun hep kabartması sayesinde o büyüdü ve bir e-posta fenomeni haline geldi. Sosyolojik, analitik ve melodik içeriği hayli gelişmiş olan bu küçük yazılar günlük hayatımızın birer parçası oldu... Biz de dedik ki 'gel sana bi blog açalım Efendi, herkesler görsün bu manzarayı, bu rengi'...

Wednesday, July 31, 2013

My land, my terrain, mi tierra

Gunaydin,
Bugun 31 Temmuz 2013, Carsamba...erensan hayirli isler diler
Herkesin yaz, tatil, ramazan, bayram, yaz kampi halet i ruhiyesinde oldugu, arada dügün, dogum ve cenazeleri yasarken, hayatin gelisiguzel routine'ini yasarken, yorgun dusup ilk gercek tatil firsatini degerlendiriyorum. 
Is gunlerinde ihmal etmeden birlikte surdurdugumuz muzikli gunaydinlar'imizi; teknoloji izin verdigi nisbette Adriatik'ten de devam ettirmeye calisacagim, eger olmazsa daha sonra telafi ederim.
Bir tatil havasi gelsin, hayatin bu recharge onemi hatirlansin diye Gloria Estefan'dan - Dilara'min seçkisini gonderiyorum bugun:
Mi Tierra - Mark Anthony denen cirkin ve sansli adamla birlikte dans edip soyluyor latinolar..Kipir kipir tatil dansi..Cuba ile Miami arasinda bir yerlerde hissedin kendinizi..Ya da Hawaii'de..veya Bodrum'da, Ege'de..Akdeniz'de, Pasifik'te..ne farkeder..? Tatildesiniz iste...
H.


No comments:

Post a Comment